Boyun (servikal), bel (lomber) veya daha nadir görülen sırt (torakal) fıtığı, travma, ağır kaldırma, fazla kilo, yaşlılık, postür bozukluğu, genetik yatkınlık gibi çeşitli nedenlere bağlı olarak omurga kemikleri arasında bulunan disk adı verilen yapıların neden olduğu hastalıktır. Az önce saydığımız nedenlere bağlı olarak diskin çevresini oluşturan annulus yapısının yıpranmasını takiben diskin ortasında bulunan jelatinöz yapının omurga kanalına doğru taşması yani fıtıklaşması sonucu omuriliğe ve sinirlere baskı yapması nedeniyle ortaya çıkan tablodur.
Bulgular sorunun bulunduğu yere ve büyüklüğüne göre değişir. Fıtıklaşmış veya yıpranmış disk herhangi bir sinire baskı yapmıyorsa yalnızca boyun veya bel ağrısına neden olabilir. Ama sinire baskı yapıyorsa bulunduğu bölgeye göre boyunda ise omuz ve kol ağrısı, el ve kolda uyuşma ve güçsüzlük, omurilik baskısı olduğu zaman bu şikayetlere ek olarak yürüme güçlüğü, bacaklarda kramp ve kas spazmları, el ve ayaklarda koordinasyon bozukluğu,dengesizlik gibi şikayetler ortaya çıkar. Belde ise bel, kalça ve bacağa yayılan ağrı, bacakta, ayakta uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlük, ileri evrelerde barsak ve mesane fonksiyonlarının kaybı gibi şikayetler ortaya çıkar.
Tanı öykü, şikayetler, nörolojik muayene bulguları ve gerekli olan tanısal incelemeler sonrası koyulur. Bu inceleme testleri:
Cerrahi dışı tedavi yöntemleri birçok şikayeti azaltabilir. Ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar kullanılabilir. Fiziksel aktiviteyi kısıtlamak ve servikal boyunluk kullanmak omurgayı destekler,ağrı ve irritasyonu azaltır. Tetik nokta enjeksiyonu geçici olarak ağrıyı azaltabilir. Algolojik girişimler ( epidural steroid enjeksiyonu, transforaminal enjeksiyon, faset enjeksiyonu vb.) uygun hastalarda fayda sağlayabilir. Çeşitli fizik tedavi uygulamaları uygun hastalarda hastaların şikayetlerini giderebilir. Konservatif tedavi seçenekleri altı ile sekiz hafta kadar uygulanabilir. Bu tedavi esnasında kolunuzda veya bacağınızda uyuşma veya güçsüzlük şikayetiniz olursa, ağrınızda şiddetlenme olursa mutlaka doktorunuzla tekrar görüşün.
Disk hernilerini tedavi etmek için birkaç tedavi seçeneği vardır. Cerrahi tedavi seçeneğini disk hastalığınızın özellikleri, omuriliğe veya sinir köküne bası olup olmaması, bası varsa bu basının yeri ve büyüklüğü, yaşınız, eşlik eden başka hastalıklarınızın durumu ve daha önceden bu hastalığınız ile ilgili uygulanmış olan tedaviler gibi faktörler belirler.
Şayet cerrahi dışı tedavi yöntemleri şikayetlerinizi gidermiyorsa, el, kol veya bacaklarınızda ilerleyen uyuşma, karıncalanma, güç kaybı gibi şikayetler varsa, yürüme ve denge bozukluğu gibi şikayetleriniz varsa cerrahi tedavi gerekebilir
Ani olarak gelişmiş ileri derecede kuvvet kaybınız varsa, genital bölgenizde ve makat bölgenizde uyuşma ve karıncalanma ile birlikte küçük ve büyük tuvaletinizi kaçırma şikayetiniz varsa mümkün olan en kısa sürede ameliyat olmanız gerekir.
Cerrahi tedavi seçenekleri çeşitlidir. Bu seçeneğin belirlenmesinde yukarıda belirtilen faktörlere göre doktorunuzla birlikte karar vermelisiniz. Bu seçenekler perkütan diskektomi yöntemleri (laser diskektomi, perkütan otomatik diskektomi, İDET vb.), endoskopik diskektomi, mikrodiskektomi ve klasik diskektomidir. Bugün için tüm dünyada altın standart olarak kabul edilen cerrahi tedavi yöntemi mikrodiskektomidir.
Sağlıklı günler.
Disk Hernileri (Fıtıklar) Boyun (servikal), bel (lomber) veya daha nadir görülen sırt (torakal) fıtığı, travma, ağır kaldırma, fazla kilo, yaşlılık, postür bozukluğu, genetik yatkınlık gibi çeşitli nedenlere bağlı olarak omurga kemikleri arasında bulunan disk adı verilen yapıların neden olduğu hastalıktır. Az önce saydığımız nedenlere bağlı olarak diskin çevresini oluşturan annulus yapısının yıpranmasını takiben diskin ortasında […]
Detaylı İnceleSpondilolistezis (Omurga Kayması) Spondilolistezis veya Türkçe adı ile omurga kayması çeşitli nedenlere bağlı olarak, üst üste hizalı dizilimde olan omurgaların bir veya daha fazlasının bu hizalı dizilimi bozacak şekilde yer değiştirmesi yani kaymasıdır. Bu kayma genellikle öne doğru olabileceği gibi arkaya, sağa veya sola olmak üzere her yöne doğru olabilir. Kayma boyun, sırt ve bel […]
Detaylı İnceleSpinal Stenoz (Omurga Kanalı Darlığı) Omurga kanalı darlığı çoğunlukla yaşlanmaya bağlı dejeneratif değişikler sonrası oluşur ve omuriliği baskıya uğratır. Yaşlanma ile diskin su içeriği azalır, disk yüksekliği azalır ve omurgalar arasındaki disk aralığı daralır. Disk esnekliğini kaybederek omurgaya gelen darbeleri emme görevini yapamaz. Aynı zamanda ligaman denilen omurga kemiklerini birbirine bağlayan esnek yapılar kalınlaşır ve […]
Detaylı İnceleKarpal Tünel Sendromu El sinirlerinden birisi olan median sinirin el bileği seviyesinde, karpal tünel adı verilen yapı içerisinde çeşitli nedenlere bağlı olarak sıkışması ve basıya maruz kalması sonucu ortaya çıkan tablodur. Nedenleri arasında tekrarlayan el ve bilek hareketleri (bilgisayar kullanımı, piyano, gitar gibi müzik aleti çalma, el örgüsü yapma, halı dokuma vb.),el bileği travmaları, hipotiroidi, […]
Detaylı İnceleKübital Tünel Sendromu Elin üç ana sinirinden biri olan ulnar sinirin dirsek bölgesinde sıkışması veya basınca maruz kalması sonucu ortaya çıkan tablodur. Sinir, dirseğimizin iç tarafındaki iki kemik çıkıntısının arasından ilerleyerek bu bölgedeki kasın iki başlangıç noktası arasındaki kübital tünel denilen yapı içerisinden geçer. Bu bölgede sinir çok yüzeyelleştiği için basıya ve travmaya açıktır. Dirseğimizi […]
Detaylı İnceleBeyin Tümörleri Beyin tümörlerinin nedenleri çok iyi bilinmemektedir ama radyasyon, genetik hastalıklar,aile bireylerinde tümör olması, bağışıklık sistemini etkileyen hastalıklar, stress ve çeşitli çevresel kanserojen maddelere maruz kalmak risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Beyin tümörlerinin hücrelerin kromozom yapılarında yer alan belirli genlerin hasarlanması veya uygun fonksiyon görmemesi sonucu oluştuğu düşünülmektedir. Genlerdeki bu hasarlanma veya fonksiyon bozukluğu […]
Detaylı İnceleHipofiz tümörü, hipofiz bezi (beyinde yer alan endokrin bez) hücrelerinde anormal büyüme veya çoğalma sonucunda oluşan bir tümördür. Tümörün tipine, büyüklüğüne ve yerine bağlı olarak çeşitli semptomlar ortaya çıkabilir. Hipofiz tümörleri, iki gruba ayrılır: Fonksiyonel ve nonfonksiyonel tümörler. Fonksiyonel tümörler, hipofiz tarafından salgılanan hormonları etkileyerek hormonal değişikliklere neden olurken, nonfonksiyonel tümörler hormon salgılamaz. Hipofiz tümörünün […]
Detaylı İncele